30 Eylül 2014 Salı

YGS LYS öğrencisinin son sözleri


Hala inanamıyorum yıllar bu kadar çabuk nasıl geçer? Lise 1'e başladığım gün dün gibi aklımdayken son sınıf olmak öyle tuhaf geliyor ki. Şimdi anlıyorum Teoman'ın "Zaman bir türlü geçmezken yıllar hayatlar geçiyor" derken ne demek istediğini. Asla bitmeyecekmiş gibi gelen sadece saatler ve dakikalarmış, biz hiçbir şey yapmadan da yıllar geçiyormuş zaten.
Ve işte asıl sorunumuz burada başlıyor: "Hiçbir şey yapmamak."  


Öncelikle bütün 95'li ve 96'lı arkadaşlarımdan özür diliyorum. "Oha yazın hiç ders çalışmadın mı? YGS'yi bitirmek bu kadar zor olamaz saçmalamışsın" deyip moralinizi bozmakla beraber vicdanınızı sızlattığım için. Çünkü bütün yaz boyunca yaptığım tek şey kitapları incelemek oldu. Yani dershane ve okul açılana kadar ne bir konu bitirdim ne de başka bir şey.
Her sınava girdiğimde kendimi salak gibi hissediyorum. Millet harıl harıl soruları çözerken ben aval aval etrafa bakınıyorum. Ama bir saniye bunlarda da var yani. Bütün yaz yemediniz içmediniz ders mi çalıştınız? Tatlım lütfen bana planlı ve programlı olmaktan bahsetme bunların klişeden başka bir şey olmadığını hepimiz biliyoruz öyle değil mi? İçten içe "Tabii ki inek gibi ders çalıştım sen bloglar da fink atarken ben fonksiyon ve trigonometrinin kitabını yazdım belirli aralıklarla imza günü düzenliyorum" dediğini duyuyorum, anlıyorum bakışlarından!!

O değil de çoğu kişi -ben de dahil- hedefini değiştirmek zorunda kalmış. Geçen yıl moda tasarımı, fotoğrafçılık, edebiyat, gazetecilik düşünen arkadaşlarım ya işin ciddiyetine varmışlar ya da benim gibi aile baskısına kurban gitmişler. Ben annemi ikna etmiştim aslında ama her gelen bir şey söyleyip beynini yıkadı benim saf anneciğimin... Ben de dırdırına katlanamadım açıkçası yani gazetecilik hayatım
başlamadan bitti. Ben de o yüzden kendime sadece puan hedefi koydum, gazeteci olmayacaksam diğer bölümlerinde gözümde çok bir önemi yok açıkçası...


"Üniversiteyi kazanmak zorundayım"

"Sadece sen mi, biz de kazanmak zorundayız" dediğinizi duyar gibiyim. Fakat bu çok önemli benim için. SBS tercihleri sırasında bile çekmediğim dertle çile kalmadı üniversite sınavını düşünemiyorum bile! Bu yüzden her şeyden, herkesten ödün vermeye hazırım. 1 ay boyunca yazı yazamadım diye kıvrandığım blogum da buna dahil maalesef. Yeter ki ne ben stresli kötü günler geçireyim ne de ailemin başı yere düşsün. Bu yıl kardeşimin TEOG tercihlerinde yaşadıkları hayal kırıklığı onlara tekrar yaşatmak benim son isteyeceğim şey! O yüzden ben hazırım elimden geleni yapmaya diliyorum sizde eğer hala almadıysanız ciddiye alırsınız.

Samimiyetime güveniniz ne kadar bilemem tabii ki ama umarım dostum, düşmanım, eski sevgililerim ve hatta yeni sevgilileri bile ayırt etmeden herkesin istediği üniversiteye, bölüme yerleşmesini dilerim ve bu konuda asla kötü dilekte bulunamam çünkü birisi benim için hayati öneme sahip bir şey hakkında kötü dilekte bulunsaydı sanırım kendimi kötü hissederdim. O yüzden ben de iyi dileklerinizi bekliyorum arkadaşlar!

Lise 1-2-3'lere tek  tavsiyem zaman kaybetmeden konu bitirmeye başlamaları. Tabii ki eminim hepiniz planlı programlı çalışıyorsunuzdur. Ben söyleyeyim de...


Umarım buraya üniversiteyi kazanmanın verdiği mutluluğu yazacağım günlerde gelir. Umarım bu yıl bize çok güzel şeyler getirir. Bloğu kapatmayacağım istediğiniz zaman girip okuyabilirsiniz. Umarım istersiniz!! Fırsat buldukça yazmaya çalışıp sizi parlak fikirlerimden mahrum etmeyeceğim. O zamana kadar kendinize iyi bakın..



Ayy tam veda konuşması oldu şuan ağlamak üzereyim, biliyorum senin de gözlerin doldu... 

1 yorum:

  1. Sınava 1 ay kaldı ve şuanki düşüncelerimi aktarmışsın. Bravo gerçekten :)
    @ersinerdembas

    YanıtlaSil

Ne düşünüyorsan..